Ülkemizin içinde bulunduğu durum, milletimizin yaşadığı zorluklar, insanın içini karartmakta, güzel duygu ve düşüncelerden uzaklaştırmakta, şiir yazmak için ilham bile gelmemekte, millet olarak gelecek endişesi ile rahat bir uyku dahi uyuyamamaktayız.
Oysa sevgi, ilgi ve dostluk, insanların gönüllerine girmek için birer altın anahtardır. Ruh sağlığımızın ve zenginliğinin en güvenilir ölçüsü de sevgi ve ilgidir.
Çevresine karşı sevgi ve ilgi ile dolu bir kalbe sahip olan bir kimse, etrafındaki demir tozlarını kendine doğru çeken bir mıknatıs gibi insanları kendine doğru çeker ve dostlukları pekiştirir.
Başkalarını sevdiğimiz nispette sevilmeye layık oluruz. Buda bizi huzurlu yapar ve mesut eder.
Mutluluğun baş şartı kendinden başkasını sevebilmek kabiliyetidir. İçimizdeki sevginin dışarıya aktarılması, bizi de sevilecek kimselerden yapar. Başkalarını sevmeyen aslında kendisini de sevmiyor demektir.
Çevremizde bulunan insanları, hayvanları, ağaçları, bitkileri canlı ve cansız her şeyi gönülden sevelim.
Unutmayalım ki, yaratılmış her şeyin mayası sevgi ile yoğurulmuştur. Sevgi ile söylenen bir söz açmamış bir çiçeği açtırır, sevgiyle yapılan bir yemek diğerlerinden çok daha lezzetli olur, sevgi dolu sözlerle doldurulan bir bardak su, moleküllerinde meydana gelen enerji ile içen insana şifa verir.
Bütün hastalıklara en güzel ilaç nedir diye sorarsanız SEVGİ VE İLGİ derim. "Ya fayda etmezse" derseniz, "O zaman dozunu arttırın" derim.
Hayırlı, huzurlu ve sağlıklı günler ve akşamlar geçirmenizi diler, sevgi ve saygılar sunarım.